Ben geldim, burada ailemizin oluşmasını, büyümesini, daha da büyümesini ve sonrasını sizlerle paylaşmak istedim.
Genelde yemek tarifleri ya da zayıflama hikayeleri tararken, en son da divitime yazan sevgili arkadaşımın yeni bloğunu görünce ben de bir heves, bir heves. Kendisine bana öğretirmisin dememden iki saat sonra da bu sayfa ortaya çıktı. Ne öğrendim? derseniz henüz çok az şey.
Bloğum biraz Sütaş reklamı gibi ama aileyi tanıdıkça bana hak vereceksiniz. İlk yazılarım biraz eskilerden başlayacak. Bugünü yakaladıktan sonra da nasıl hızla büyüdüğümüzü göreceksiniz.Biz anne baba ve 2 erkek çocuktan oluşan küçük bir aileydik. İstanbul dışında büyükçe bir bahçesi olan bir köy evine sahiptik. Tavuklarımız, köpeklerimiz, mevsimine göre sebzemiz ve meyvemiz.
Herşey bizim olmadığımız zamanlarda orayı çekip çeviren bakıcımızın eşinin "abla, bir iki inek alsak, sütünden peynirimizi, yağımızı yapsak" demesiyle başladı. Biz de doğayı, çiftlik hayatını, hayvanları çok seviyoruz ya, tertemiz sütümüz, peynirimiz, yağımız olacak ya, balıklama atladık. Hayatımda bir inekle beş dakikadan fazla yanyana gelmemiş olmamın getirdiği bir cahillik de var. Kocamı ben mi ikna ettim, o mu beni hatırlamıyorum ama fikir çok cazip geldi. İşte macera o gün başladı, bakın neler oldu... Etiketler: Hikayemiz |